Araplar, eczacılık ve tıp sanatlarını ayırarak, 8. yüzyılın sonlarında Bağdat’ta ilk özel sahipli eczane dükkanını kurarak önemli bir rol oynadılar. Greko-Romen bilgeliğinin büyük bir kısmını korudular, buna ek olarak doğal kaynaklarıyla şuruplar, şekerlemeler, reçeller, damıtılmış sular ve alkollü sıvılar geliştirdiler. Resimde bir seyahat taciri tarafından sunulan sandal ağacı kütüklerini inceleyen eczacı ve şeker kamışı saplarıyla tatlıların tadını çıkaran çocuklar görülmektedir. Müslümanlar Afrika, İspanya ve güney Fransa’ya yayıldığında, Avrupa’ya yeni bir eczacılık modeli getirdiler ve Avrupa bu modeli kısa sürede benimsedi.