
6 Şubat 2023 depremlerinde Kahramanmaraş’ta görev alan, 12. Bölge Kayseri Eczacı Odası Başkanı Sn. Uzm. Ecz. Uğur Nuri Akın’a kıymetli tecrübe ve görüşlerini bizimle paylaştığı için teşekkür ederiz.
- Afet sürecinde bir eczacı olarak hangi görevlerde bulundunuz ve bu süreçte karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdi?
Afet sürecinde bir eczacı ne yapması gerekiyorsa biz de onları yapmaya gayret gösterdik. Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemiyle başlayan süreç eczacıların ne kadar önemli görevler yaptığını bir kez daha göstermiş oldu. Sonrasında yüzyılın felaketi 6 Şubat depremiyle karşılaştık. Bu süreçte bizi en çok zorlayan afetler karşısında herhangi bir hazırlık yapılmamasıydı. Bunca zorluğa rağmen yine en hızlı organize olan meslek grubu eczacılardı. Depremin ikinci günü koordinasyonu sağlamak ve oradaki depremzede vatandaşlarımıza yardımcı olmak adına Kahramanmaraş’ta görev aldık. Bölgedeki ilk sahra eczanesinin kurulumunu Kayseri Eczacı Odası olarak gerçekleştirdik. Orada sadece eczacı olarak değil neye ihtiyaç varsa o şekilde hizmet ettik. Yemek dağıttık, hekimlere yardımcı olduk, psikolojik danışmanlık yaptık. İnsani olarak nerede olmamız gerekiyorsa orada olduk.
- Deprem sırasında ilk olarak ne tür ilaç ve malzemelere ihtiyaç duyuldu?
Deprem sırasında hemen hemen tüm ilaçlara ihtiyaç olduğunu gördük. Özellikle kronik rahatsızlığı olan tansiyon hastaları, diyabet hastaları, kalp hastaları acil ilaç kullanması gerekiyordu. Onların temini için çok çaba sarf ettik. Hatta organ naklinde kullanılan bir ilacı 12 saat içerisinde hastamıza temin ettik. Burada Türk Eczacıları Birliğinin koordinasyonu ve diğer odalarımızın katkıları çok kıymetliydi. Gerçekten birliğin, beraberliğin önemini oralarda daha iyi anlıyoruz.
Sadece ilaç da temin etmedik bu arada. Medikal malzemeler, hijyen ürünleri, mamalar temin ettiğimiz ve hastalara ihtiyaçları doğrultusunda dağıttığımız ürün çeşitleri arasında yer alıyor.
- Sahada ilaç bağışı yapılırken nelere dikkat edilmesi gerekiyor?
İlaç bağışı yapılırken öncelikli dikkat etmemiz gereken husus odalardan ve birliğimizden habersiz bağış yapılmaması. Çünkü bu tür olaylarda sahanın ihtiyaçları farklı farklı olabiliyor. Bizler sahadan aldığımız ihtiyaç verileri doğrultusunda koordinasyonda yer alan birlik yöneticilerimize iletiyorduk. Odamızla paylaşıyorduk. Onlar da bizlerden aldığı geri bildirimlerle hızlıca ilaçları temin ediyor ve bizlere ulaştırıyordu. Dediğim gibi en önemli nokta koordinasyon…
- Eczacılık öğrencileri afet durumlarına nasıl hazırlanabilir?
Bu konuda en büyük sorumluluk eczacılık fakültelerine düşüyor. Kesinlikle 1. Sınıftan itibaren her sene zorunlu olarak afetler, afete hazırlık gibi dersler müfredata konulması gerekiyor. Sonrasında odalarla birlikte bu konu sürekli gündemde tutulması gerekiyor. Afet ve acil durum eczacılığı çok güzel ve önemli bir oluşum. Bu oluşumu tüm paydaşların desteklemesi gerekiyor.
- Afet sürecinin sonunda gözlemlediğiniz ve düzeltilmesi gerektiğini düşündüğünüz konular nelerdir? Özellikle sahra eczanelerinin kurulumu, ilaç stok ve lojistiğinin yönetimi ile afet sonrası psikolojik ilk yardımda eczacıların rolüne dair ne gibi önerileriniz var?
Türkiye olarak bir afet ülkesiyiz. Bunun bilincine varmamız gerekiyor. Yangınlar, sel felaketleri ve depremler her an karşılaşabileceğimiz afetlerden. Afet stratejisi, ülke politikası haline gelmesi gerekiyor. Çünkü yaşadıklarımız, tanık olduklarımız bu konuda hiçbir hazırlığımızın olmadığını gösteriyor. Eczacılar olarak her ne kadar çok hızlı koordine olsak da bizlerin de her yıl tekrar tekrar eğitimler alması ve her an hazırlıklı olması gerekiyor. Allah böylesine bir felaketi bir daha ülkemize yaşatmasın.
Son olarak, siz değerli meslektaşlarıma da böylesine hassas bir konuyu gündemde tuttuğunuz ve farkındalık yarattığınız için çok teşekkür ediyorum.
Kayseri Eczacı Odası olarak her daim yanınızda olduğumuzu tekrar hatırlatmak istiyorum.