Yeni üyelere özel fırsatlardan yararlanmak ve tüm içeriklere erişim için bugün kayıt olun! Kayıt ol>

CONTEMPORARY ISTANBUL
  1. Şevval Başalan 

‘’Aşk Öpücüğü’’ 

@piramidsanat

Gözümün gördükleri; 

Topuklu ayakkabı altına atılan bir imza, 

ayakkabıya bağlanmış tüller, 

imzalı ayakkabının tabanının tülden yukarısı ve tülünün kırmızı olması ama  tülden aşağısının altın rengi olması 

yazı yazılmamış ayakkabının alt tabanının tamamiyle kırmızı olması ve  topuğunda tek papatyalı bir zincir bulunması 

vajinanın bulunduğu alanın merkezinde mum yanan ana damarların giriş-çıkış  alanını kapatmayacak şekilde dantelle kaplanmış anatomik bir kalp, üstüne pembe-sarı-mavi-kırmızı renkler sıçratılmış desenli siyah külotlu çorap, rujlu ve çatlak kocaman bir dudak. 

Ruhumun deneyimledikleri; 

Dudak öyle bir dudak ki ya rujla arası çok iyi olan bir kadına ait ya da gündelik  hayatına makyajı çok almayan bir kadının özel bir gün için süslenmesinden  kalma. Ama her iki seçenekte de altta yatan çatlak bir dudak olması bu kadının  gayet stresli ve zor durumda olduğunun habercisi. 

Ayakkabı altında herhangi bir yazı bana direkt evliliği çağrıştırdı. Özellikle  kınada kullanılacak tarzda tüllerle bağlanması ‘Evet bu bir düğün.’ dedirtti.  Evlilik öncesi yüzük sağa takılır, evlilikten sonra sola takılır. Sol ayakkabının  topuğundaki zincirin evlilik sonrası bir kısıtlama olduğunu varsayıyorum ve sağ  taraftaki tülün altında kalan altın rengi boyayı kına öncesindeki parlaklık ve  umut olarak görüyorum. Neyin umudu olabilir, ‘Belki kurtulacağım, belki bir  seçenek daha var.’ diyebilmenin umudu. Belki de bu kadar evlilik ögelerinin  kullanılmasının sebebi bekaretin toplum tarafından evlilikle bağdaştırılmasıdır. Zincirin üzerinde papatya olmasını ve zincirin rengiyle vajinadaki kalbin rengi  arasındaki benzerlik bana tecavüzü çağrıştırdı. Papatya, ancak ölünce güzel  kokar. Maalesef toplumumuzda erkekler için kadınlar da böyle. Kendi isteği  dışında evlendirilmiş bir kadının gerdek gecesi bu ya da genç bir kızın  bekaretinin son bulması. 

Vajinanın yerinde bulunan kalp çok anlamlı. ‘İki bacak arası’ diye var olan  hakaretlere bir cevap. Doğum ve ölüm hepsi iki bacak arasında. Bizi  sıradanlaştırdınız tozlanmayalım diye dantel örttünüz üzerimize, biz mum gibi 

yanalım. Siz sadece bu mum ne de güzel kokuyor diyin. Biz yandıkça yansın  ortada bırakıldığımız yerin danteli. Kalbimiz altından bizim zincirimiz altından  olsa bile acılarımızla başa çıkacağız aynı renkle.

 

Helin ÇELİK 

Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencisi

 

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir