
Şamanik dönemin renkli kültürüne konu olan otacılar, doğanın şifasını hastalarla buluşturan bilge aracılar olarak tarih sahnesinde önemli bir yer almıştır. Filmlerden ve kitaplardan hakim olduğumuz kadarıyla koca bir kazanın çevresinde dönerek tutam tutam otu çöpü sepeleyip mistizmin kapılarını açan cadılar gibi hareket eden otacılar, günümüz medikal bilim dünyasının kökleridir, temelleridir.
İnsanoğlu her ne kadar yeniliklerden korksa da hastalıklar ve çaresizliğin karşısında bir o kadar yeniliğe açık oluyor. Topluluklardan “cadı” diye kovulan bu ot toplayan, kaynatan hümanistler de salgın, savaş, sağlık kıyameti anlarında “otacı” olarak değeri teslim edilmiş şekilde göreve davet ediliyor. Otların şifa mucizesi, otacının elinde şifa gerçekliğine dönüşüyor, bu dönüşüm bilim basamaklarını yaratıp geleceği tasarlıyor.