1. Eczacılık mesleğini seçme sebebiniz neydi?
Öncelikle tabii ki aile yönlendirmesi büyük bir etken oldu. Tabi o zamanlar kota konusunda herhangi bir sınırlandırma da yoktu, serbest eczacılığın önü daha açıktı. Benim zamanımda sınava girmeden önce tercih yapılır, sonrasında sınava girilirdi. Bu nedenle sistemin kurbanları da çok olurdu. İstediğin işi yapabilmek için kendini iyi tanıman gerekiyordu. Neyse ki ben kendimi tanıyordum ve eczacılığı kazanabildim.
2. Başlarken beklentileriniz nelerdi, sonradan nasıl şekillendi?
Başlarken tek beklentim mezun olabilmekti. Bölümü okurken rakamlarla daha çok uğraşacağımı düşünmüştüm ama okudukça gitgide daha da sözelleşti ve ezbere döndü. Eczanemi açtıktan sonraki beklentim ve hedefim de bulunduğum ilde hastalara hizmet edebilmek ve ticari faaliyetimi alnımın akıyla sürdürebilmek oldu.
3. Mesleğimizin geleceğiyle ilgili öngörüleriniz var mı?
Gelecek için en büyük sorun kontrolsüz açılan fakülteler gibi duruyor. Fakülte sayısı arttıkça doğal olarak öğrenci sayısı da artıyor fakat genelde gördüğüm, bu öğrencilerin bölümü yeterince araştırmadan tercih ettikleri. Bu konuda da belki öğrenciler lisede daha çok bilinçlendirilebilir.
4. Meslek hayatınızda sizi çok gururlandıran bir an var mı?
Bazen bazı hastaları kendilerine önemsiz görünen şikayetlerden dolayı doktora yönlendiriyorum. Ve gerçekten de önemli bir hastalığı yakalamış olabiliyoruz. Sonradan hastadan gelen teşekkür gerçekten de insanı çok mutlu ediyor. Böyle zamanlarda işimi gerçekten hakkını vererek yaptığımı hissediyorum. Bu gibi anlar için sanırım ‘gurur verici’ diyebilirim.
5. Artvin’de eczane açma kararını nasıl verdiniz?
Bu tamamıyla hayatın getirdiği bir şey oldu. Zaten memleketim olduğu için hali hazırda bir çevrem de vardı. Bu yüzden mezun olunca Artvin’e döndüm.
6. Hastalarınızla nasıl bir ilişki kuruyorsunuz ve bunu nasıl sürdürüyorsunuz?
Hastalarımla aramızda gerçekten de çok güzel bir ilişki var. Hatta açıkçası nöbette şehrin her kesiminden hastayla karşılaşınca kendi hastalarımın kıymetini daha iyi anlıyorum. Tabii ki bu ilişkiyi sürdürme noktasında da en önemli etken güven oluyor.
7. Eczanenizde hangi tür hizmetleri sunuyorsunuz, bu hizmetlerin bölgedeki önemi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Eczaneler artık kategorileşmeye başladı. Kozmetik ağırlıklı eczaneler, AVM eczaneleri, hastane karşısı eczaneleri ve benimki gibi çarşı/cadde eczaneleri diyebiliriz. Taşrada olmamızın getirdiği bir şey olarak buradaki eczaneler genelde %90 ilaç satışı yapıyor. Besin takviyeleri ve güneş kremi gibi ürünlerimiz de bulunuyor tabi fakat kozmetik kısmı biraz dışarıda kalıyor.
8. Bu bölgede/Artvin’de eczane sahibi olmanın avantaj ve dezavantajları nelerdir?
Avantajı kesinlikle personellerimle aramızdaki güven ilişkisi. Hepsi yirmi yıldan fazladır birlikte çalıştığım insanlar. Hepimizde eczanenin anahtarı olur mesela, bu büyükşehirde olması biraz düşük bir ihtimal. Dezavantajlarından en büyüğü ise herhalde yapılan eğitimlere katılamamamızdır diye düşünüyorum. Biz Trabzon Eczacılar Odası’na bağlıyız ve zaman zaman etkinlikler oluyor. Mesafe sorunu yüzünden katılamayabiliyoruz. Bunlar online olduğunda katılmaya çalışıyoruz ama yüz yüze olduğu kadar verimli olduğu söylenemez maalesef.
9. Bölgenizde ilaç temininde yaşanan zorlukları nasıl aşıyorsunuz?
İlaç temini açısından Türkiye’nin hiçbir yerinde sıkıntı yaşanmaz –ki bu çok büyük bir avantajdır. Eğer elimde bir ilaç yoksa bunu ecza deposuna bildiririm ve öğleden sonra veya ertesi gün Rize’den servis kalkar. Bu işlem tabii ki ecza depolarının yakınında, büyükşehirde bulunan eczacılar için daha kolay gerçekleşiyordur fakat burada da bizi küçük yerin dayanışması kurtarıyor. Civardaki eczanelerle ilaç takası yaptığımız zamanlar oluyor.
10. Buradaki eczacılar arasında nasıl bir iletişim ve etkileşim var?
Hepimiz arkadaşız hatta kardeş gibiyiz. Ben stajımı bir üstteki eczanede yapmıştım, onun üst tarafında eczane açan eczacı da benim yanımda yaptı. Hala da iletişimimiz sürüyor. Genel olarak hepimiz birbirimizin yardımına koşuyoruz.
11. Bölgenizdeki diğer eczacılarla bilgi ve deneyim paylaşımında bulunuyor musunuz?
Mahrum kaldığımız bir diğer nokta da yapılan bu tarz toplu etkinliklere uzak olmamız oluyor. Bölge olarak görüşmek adına yemek davetleri ve eğitimler önemli rol oynuyor. Odamız her yıl Ramazan yemeği düzenliyor ve çok güzel oluyor.
12. Buradaki eczacılara yönelik özel programlar, sosyal sorumluluk projeleri veya etkinlikler düzenleniyor mu?
Taşranın bir başka dezavantajı da bu, maalesef Artvin’de herhangi bir özel program yok.
13. Bu meslekte önemsediğiniz etik değerler nelerdir?
Mesleğimizle sınandığımız zamanlar olabiliyor ama bence asıl etiği zorlayan kısım ticari kısım. Özellikle büyükşehirde sıklıkla gördüğümüz çapraz satış ve ilaç simsarlarının önü kesilmeli.
14. Eczacı adaylarına bir tavsiyeniz var mı?
“Ben ne yapmak istiyorum, amacım ne?” gibi soruları kendilerine sormalı ve şimdiden yollarını çizmeliler. Örneğin hayali şirkette çalışmak olan biri daha okul yıllarındayken yöneticilerle iletişime geçmeli, eczane açmak isteyen biri ise stajlarını serbest eczacıların yanında yapacak şekilde ayarlamalıdır.
15. İlham aldığınız bir kişi var mı?
Kesinlikle zamanında beni akademisyenliğiyle etkileyen Prof. Dr. Yılmaz Çapan hocamı söyleyebilirim. Anlattığı şeyler her zaman arkadaşlarımın ve benim ilgimi çekerdi.